2009 yılını iyisiyle kötüsüyle yaşadık. Gazeteciler tarihe tanıklık eder. Tanık olduğum 2009 yılı yaşananlarını şöyle film şeridi gibi gözümün önünden geçirmeye çalışırken bir kare sürekli tekrar tekrar aklıma geliyor… Bu konuya yazının sonunda değinmek istiyorum.
2009 yılının en önemi olayı olarak yerel seçimler ve sonucu damgasını vurmuştur. AK Parti’nin Karabük Merkez İlçede Belediye Başkanlığını MHP’ye çok az bir oy farkıyla kaptırması 2009 yılının en önemli olayıdır.
O nedenle tartışmasız bir sonuç var;
Yılın Kazananı Rafet Vergili
Yılın Kaybedeni Hüseyin Erer
*** *** ***
2009 yılı içinde en dikkat çekici adli olaylar arasında çok ciddi anlamda intihar olayının artmasıdır.
Yine aynı şekilde adli olaylarda artışın olması Karabüklülerin psikolojik bunalım yaşadığı resmi kayıtlara da yansımıştır… Karabük Devlet Hastanelerine psikolojik sorunlar nedeniyle yapılan başvuru sayısında yüzde 400 artış olduğu resmi kayıtlarda mevcuttur. Bu oran azımsanamayacak derecede yüksek bir orandır.
İcra dosyalarındaki artış da adeta psikolojik hasta oranına paralel olarak yükselmektedir. Zaten intihar olaylarının gerekçesi ekonomik sıkıntılardır… 1. ve 2. İcra Daireleri yetersiz kalmakta, Karabük’e 3 İcra Dairesinin açılması talep edilmektedir.
Ayrıca haciz işlemlerinde en gözle görülür durum Üniversite Mahallesindeki Yediemin deposudur. Açık oto parkın hacizli otomobillerle dolu olması Karabük ekonomisinin vahim göstergesidir. Hacizli araç sayısı her geçen gün artmaktadır.
Diğer taraftan banka kredileri veya kredi kartlarından dolayı icra memurları tarafından işyerlerinden ve evlerden yapılan hacizli malları artık yediemin depoları alamaz duruma gelmiştir.
*** *** ***
Psikolojik hastalıklar, intihar olayları, hacizler, icralar bu satırları iç karartıcı olarak yorumlayanlar olabilir ama bunların hepsi gerçek. Bu olayların meydana geleceğini önceden söylediğinizde de FELAKET TELLALI olarak adlandırılıyorsunuz….
Yine de kısa başlıklarla 2009 yılını hatırlatmak paylaşmak istiyorum…
Kardemir A.Ş’den 6 işçinin işten çıkartılması basit, küçük bir olay değildir. Yılın en üzücü olaylarının başında gelmektedir.
Bu 6 işçinin Kardemir’de işten çıkartılmasını yani işten atılmasını isteyen çok güçlü etkili yetkili isimler hala muamma olarak bir konudan dolayı Osman Kılavuz’un da adeta kalemini kırmıştır. 6 işçiyi işinden eden imzayı acımasızca atan Kardemir Genel Müdürü ve Kardemir A.Ş Yönetim Kurulu Üyesi Osman Kılavuz’da kariyerine en üst düzeydeki pozisyonda olan bir anda durumundaki vahamet apayrı bir konudur.
Yılın İSTİFASI; Osman Kılavuz’un Kardemir A.Ş Genel Müdürlüğü ve Kardemir A.Ş Yönetim Kurulu Üyeliği görevinden istifasıdır.
(İstifa mıdır işten el çektirme midir bu konuda bir çok söylenti mevcuttur) Bu arada özellikle altını çizerek belirtmek istediğim en önemli ayrıntı Osman Kılavuz’un kendisinin dahi Kardemir A.Ş Genel Müdürlüğü görevinden alınacağını bilmezken BATI TV Haber Merkezi tarafından 10 gün öncesinden görevden alınacağı haberinin Karabük kamuoyuna duyurması apayrı bir “gazetecilik” başarısıdır… Ve tabiki KGC sitesinde bu çok önemli haberin duyurulması da KGC sitesini takip etmenin ayrıcalığını ortaya çıkarttı…
Yılın yıkımı SOF Binasının yıkılmasıdır.
Yılın en berbat haberi (!) bir ilçemizdeki haberin ulusal basın olarak nitelendirilen yaygın basında yayınlanmasıdır.
Yılın Fotoğrafı konusunu sizlerde biliyorsunuz, söylemeye gerek var mı?
Yılın en üzücü trafik kazası; ADD Atatürkçü Düşünce Derneği Karabük Şube Başkanı ve Karabük Barosu avukatlarından Bülent Vidinli’nin hayatını kaybetmesi… Avukat Bülent Vidinli’nin genç yaşta hayatını elim bir trafik kazasında hayatını kaybetmesi yakınlarını, meslektaşlarını ve sevenlerini üzüntüye boğdu. Ayrıca avukat Vidinli’nin babasının da aynı yaşlarda aynı şekilde bir trafik kazasında hayatını kaybetmesi trajik bir durumu ortaya çıkarttı.
Yılın en enteresan haberlerinden biriside AYI haberi…. Karabük şehir merkezinde (nereden geldiği ve şu anda hala nereye gittiği tespit edilemeyen) vahşi bir ayının şehrin en işlek caddelerinde koşuşturması MOBESE kameralarıyla tespiti ve bunun anında yaygın basında gazetelerde televizyonlarda yayınlanması…
Açık ve net söyleyim bu habere iki kelimede olsa hiçbir değerlendirme yapmak gelmiyor içimden…
Böyle uzayıp gidiyor…
İçinizi karartmak istemiyorum. Hiç mi güzel bir şey yok, işte size güzel haberler;
Yılın Sineması Safranbolu’da çekilen KONAK filmi… Kainat Güzeli Almedai Abazi’nin başrol oynadığı KONAK filmi için Cevdet Akay’a ve ailesine tebrikler…
Yılın Konseri İDİL BİRET konseridir. İdil Biret’in Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinde Karabük’te olmasını sağlayan Karabük Valisi Nurullah Çakır’ın sanat ve kültür hizmetlerine de gösterdiği ilgi ve alaka takdire şayandır. Dünyaca ünlü piyanist İdil Biret’in verdiği konser Karabüklü sanatseverleri adeta büyüledi. Karabük Valisi Nurullah Çakır’ın bu tür kültür sanat etkinliklerine daha çok ağırlık vermesi konusundaki talepleri iletmek bizim görevimiz…
Yılın Derneği Safranbolu Gönüllüleri Derneği ve Yılın Dernek Başkanı Nuriye Sığın hanımefendidir. Karabük Devlet Hastaneleri yıkıldı, yıkılacak, ek poliklinik yapılacak mı, yapılmayacak mı diye tartışılırken Safranbolu Devlet Hastanesi Ek Bina temelide atıldı, inşaatıda süratle ilerliyor.
Kentimizin gözbebeği Kardemir Karabükspor’un Bank Asya 1. Ligde gösterdiği performans ve başarı grafiği bizleri memnun etmektedir. Süper Lig yolunda Kırmızı Mavililere başarılar diliyoruz.
*** *** ***
Yeni yıl, yeni beklentiler, yeni umutlar ve yenilikler… Yeni bir yıla girmenin heyecanı yaşanırken önceki yıl ve hatta daha da eskilere giderek yılların değerlendirmesini yaparak, geçmişten ders almak, geleceğe daha emin adımlarla yürüyebilmenin en geçerli yoludur…
Karabük’ün o şaşalı değil, Karabük’ün yaşadığı en buhranlı günlerinde gazetecilik yapmanın zorluklarını yaşadım. Fakat son 5 yıldır yaşananlar şimdiye kadar yaşananların en ağırı ve en çetin yıllarıydı diyebilirim…
Yinede umudumu yitirmedim.
En zor anlarda bile hiç bir zaman umudumu yitirmedim. Her gecenin mutlaka bir sabahı vardır sözünü asla unutmadım…
Meslek hayatım hep mücadeleyle geçti. Mücadeleden de hiç bir zaman yılmadım,. Her zaman yenilikleri araştırdım. Her zaman doğrunun yanında oldum. Üç kuruşluk menfaat için asla eğilmedim. Hiç bir zaman lüks hayatın hayali içinde olmadım. Huzurlu, sakin ve sade bir yaşam tarzını benimsedim.
Hayatını bir kentin en iyi, en güzel şekilde yaşanabilir olabilmesi, huzuru ve mutluluğuna adanmışlığın verdiği bu büyük ideale belki bazıları anlam veremeyebilir. Bu idealimin gerçekleşmesi için her şeyi göze alarak mücadelemi sürdüreceğim. Kim ne derse desin…
Sonuna kadar devam…
*** *** ***
Yazımın başında 2009 yılını hem arşivden hemde hafızamdan şöyle göz gezdirirken bir kare tekrar tekrar aklıma gelmişti demiştim. Bu kareyi mutlaka sizinle paylaşmak istiyorum. Bu kare çok önemli bir kare, herşeyi anlatıyor… Karabük’te yaşanan çok ciddi sıkıntılara ve bunalımlara rağmen hala insanlığın ölmediğini anlatıyor…
Hani büyük şehirlerde aynı apartmanda kapı komşusunu tanımayanların olduğu hep söylenir, hatta yardıma muhtaç insanlara çoğu insanın dönüp bakmadığı anlatılır ve NE OLDU BİZE diye hep dert yanılır ya… İşte böyle insanların günlük telaşlarla kendi sorunlarıyla boğuşmaktan yanıbaşındakine nasılsın diye sormayı unuttuğu sormak bile istemediği bir ortamda ve bir bıçaklama olayında iki genç kızımızın yaralılara yardım etmeye çalışması ne anlama gelir? Tek kelimeyle Karabük’te hala insanlığın ölmediğinin resimidir, ispatıdır bu kare… Hiç tanımadığı bir insana koşulsuz hemen yardıma koştuğunun resmidir… Dedim ya bizler olaylara tanıklık ediyoruz. Karabük Şehir Merkezindeki bıçakla yaralama olayı sonrası o anda oradan geçen iki isimsiz MELEK hiç bir karşılık beklemeden hemen yaralılara müdahele etmeye çalışması bence 2009 yılının en önemli karelerindendir… Ve fazlada başka söze de gerek yok fotoğraf herşeyi anlatıyor…
Karabük’ü ve Karabüklüleri Seviyorum…
2010 yılının mutluluk, sağlık ve başarı getirmesi dileğimle…
556
