28.2 C
Karabük
23 Nisan Salı 2024

Benay Karabük'e getirildi

Sisli, puslu bir sonbahar sabahı Karabük Şehirlerarası Otobüs Terminalinin soğuk peronunda anne ve baba, iki kızı ile birlikte Safranbolu’dan gelip Ankara’ya gidecek 05:30 otobüsünü bekliyordu.

Emekli baba Ahmet Güleç’in büyük kızı 16 yaşındaki Benay Güleç Ankara’da ameliyat olacaktı. Benay’ın ağrıları gün geçtikçe artıyordu, dayanılacak gibi değildi.

Annesi sıkı sıkı giydirmişti ama serin sonbahar sabahında Benay’ın içinde bir ürperti vardı. Açıkçası korkuyordu, çekiniyordu ama içinde yine de anlatılmaz bir sevinç vardı. Aylardır çektiği ağrılardan kurtulacaktı.
Ağrılar son günlerde daha çok artmış geceleri uyuyamıyor, gündüz yürümekte zorluk çekiyordu artık dayanamıyordu.

Baba Ahmet Güleç gözünün önünde acılar içinde kıvranan evladı için yıllardır gitmedik hastane-doktor, çalmadık kapı bırakmadı.
Kapıcılık yaparak geçimini sağlıyordu ve emekli olmuştu.
Evladının iyileşmesi için çareler aradı, elinde avucunda ne varsa harcadı sonunda bankalardan kredi çekmek zorunda kaldı.
*
Benay doğuştan omurganın bel bölgelerinde görülebilen, yana doğru eğriliği “Skolyoz” hastasıydı. Daha çok kız çocuklarında sık görülen bu hastalığın çaresi vardı.
Omuriliğe takılacak özel vidalar ile düzelecekti.
Yani ameliyat olmak…
*
Baba Ahmet Güleç tam donanımlı özel hastanenin kapısına yaklaşacak durumda değildi. Ankara’da Ulus Devlet Hastanesinde ameliyat 30 Eylül 2015’de yapıldı.
…Ve Benay komaya girdi, uyandıramadılar.
Doktor; “Ameliyat çok iyi geçti fakat…” diye başlayan ve tıbbi birçok terimlerle kendisini savunmaya çalışırken Benay’ın cıvıl cıvıl yaşamı sona ermiş, “bitkisel yaşam” başlamıştı.

Benay gözlerini günlerce, haftalarca açamadı. Yoğun bakımda makinelere bağlı yaşam mücadelesi verirken anne baba ve kız kardeşi için zor, çileli bir yaşam başlamıştı.
Kız kardeşi Karabük’te komşularında kalıyor, anne baba Ankara’da hastane koridorlarında yatıp kalkıyordu.
*
Ankara’da doktorlar; “Artık bizim yapabileceğimiz bir şey kalmadı. Alın evinize götürün…” dediler.

Ama birkaç gün sonra adeta bir mucize gerçekleşti!
Önce usulca göz kapakları oynadı, ardından parmaklarını hareket ettirmeye başladı.
“Alın evinize götürün” sözünü söyleyen doktorlar da hayret etmişti. Benay yoğun bakımdan çıkartıldı servise alındı.

Aradan geçen 3 ay sonunda bu sefer hastane yetkileri; “Hastanızın tedavi süreci Karabük Hastanesinde devam edebilir” dediler.

Ankara Ulus Hastanesi yetkilileri, Karabük Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi yetkilileri ile görüştü fakat KBÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi olumsuz yanıt verdi.

Karabük’ün hastayı kabul etmemesi aileyi daha çok sıkıntıya düşürdü. Aylardır komşuda kalan küçük kız perişandı, son çare Gebze’ye teyzesine gönderdiler okul kaydını Gebze’ye aldırdılar.
*
Araya birçok kişi girdi fakat Karabük Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Benay’ı kabul etmedi.

Geçen hafta ne olduysa, Karabük’ten iyi haber geldi ve acil olarak Benay’ın Ankara’dan Karabük’e sevki Sağlık Bakanlığı tarafından tahsis edilen ambulansla gerçekleştirildi.

Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi Palyatif Bakım Servisinde tedavi başlamasıyla aile Ankara’da hastane koridorlarında yatmaktan kurtuldu. Özel gıda ile beslenmesi devam ediyor. Fizik tedavisi başladı, öncelikle avucuna verilen küçük toplarla fizik çalışması yaptırılıyor.

Fakat bu güzel gelişmelerin ardından bir kötü haber geldi.
Karabük’te doktor; “Benay’a artık evde bakabilirsiniz evi hazırlayın” demiş…

Henüz tedavi yeni başlamışken daha 2-3 gün geçmeden bu durumda Benay’ın eve gönderileceğine inanmak istemiyorum…

GÜNCELLEME (6 Nisan 2016 Saat 12:45)

Benay Güleç’in ve ailesinin yaşadıklarını anlatan yukarıdaki haberi dün gece saat 01:15’te bu sayfaya eklemiştim.
Az önce Karabük Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. İsmail Kara telefonla aradı.
Haberi okuduğunu ve hemen servis doktoru ile görüşüp sağlık durumu bilgilerini aldıktan sonra Benay’ı hastanede ziyaret ettiğini söyledi.

Dr. İsmail Kara; “Benay bizim kızımız Karabük Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Palyatif Servisinde iyileşme süreci tamamlanıncaya kadar hastanemizde tedavi görecek, bu konuda hiç bir endişe olmasın, gereken ne ise yapılacaktır, şahsen de takip edeceğim. Basın mensubu olarak gösterdiğiniz duyarlıktan dolayı size teşekkür ederim” dedi.

Ben de başta Karabük Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. İsmail Kara olmak üzere, Karabük Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi yöneticilerine, doktorlarına ve çalışanlarına gösterdikleri ilgi ve alakadan dolayı sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Atilla Karaarslan

 

1756

Facebook Yorumları

Son Haberler